
PERSONEL YÜKSELTİCİ PLATFORMLARDAN (MANLİFTLER) ÖNCE YÜKSEKTE ÇALIŞMAK İÇİN NE KULLANILIYORDU?
Günümüzde yaygın olarak kullanılan access platformlar (personel yükseltici platformlar) icat edilmeden önce, yüksek alanlara erişim sağlamak için daha ilkel yöntemler kullanılıyordu. İskele, basamak, temizlik ve sanayi gibi alanlarda çalışanlar genellikle merdivenler, iskeleler ve kriko’yu yükseltici sistemleri kullanırlardı. Bunlar sabit bir taban veya uzun dalları seçilerek tırmanma (yüksek ağaçlar) temellerine ve basit ahşap yapıların ve çivilerin oyulmuş sistemleriyle hem zaman alıcı hem de güvenlik açısından riskliydi. Özellikle hareket kabiliyeti kısıtlı olan iskelelerin mobil veya sökülmesi büyük zaman kaybına yol açıyordu. Aynı şekilde, krikolar ve basit kaldırma sistemleri sınırlı bir yükseklik ve yaşamların birçok alımlar ve ciddi yaralanma riski taşırdı. Personel yükseltici platformların doğuşu işte böyle oldu.
KİRAZ TOPLAMAK İÇİN GELİŞTİRİLEN İLK EKLEMELİ PLATFORMLAR (CHERRY PICKERS)
Eklemli Platformların ilk temelleri, 1940’lı yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’nde atıldı. İlk olarak 1950’lerde “Cherry Picker” (Kiraz Toplayıcı) olarak adlandırılan hidrolik kaldırma platformları geliştirildi.
Bu platformlar, meyve toplama işlerinde kullanılmak üzere tasarlanmıştı. Ancak zamanla endüstriyel alanlarda da büyük ilgi gördü ve inşaat, bakım ve yangın söndürme gibi farklı sektörlerde kullanılmaya başlandı.
İLK MAKASLI PLATFORMLAR
Hidrolik kaldırma teknolojisi, makaslı platformların hayatımıza katılmasından önce onlarca yıl boyunca kullanılıyordu. 1920’lerde, İsveç’te sokak lambalarının bakımını artırmak için araçlara monte edilen hidrolik kaldırma sistemleri kullanılıyordu. Ancak 1963 yılında Charles Larson, Amerika Birleşik Devletleri’nde makaslı platform tasarımını icat etti, ilk patentini aldı.
1970’LER İLK ÜRETİCİLER JLG VE MEC
Larson’ın ilk patent onayından sonra yol içinde, büyük kaldırma sistemleri üreticileri kendi makaslı platformlarını geliştirmeye başladı. JLG ve MEC, 1970’lerin ortalarında ilk prototiplerini piyasaya sundu ve 1976’da MEC, JLG üreticileri için bir zorunluluk haline gelen dar alan türü sıkıştırmalı (positive protection system) geliştirdi. Makaslı platform zamanla daha fazla üretildi; endüstri, personel yükseltici platform teknolojisi büyük ölçüde ilerledi.
2000’LER ELEKTRİKLİ VE HİBRİT SİSTEMLERE GEÇİŞ
2000’li yılların başlarında, geleneksel hidrolik kaldırma sistemlerini elektrikli sürüş ve yönlendirme ile birleştiren “hibrit” makineler piyasaya çıkmaya başladı. 1981 yılında bir kamyonet ve tamir atölyesi olarak kurulan Custom Equipment, 2004 yılında Hy-Brid Lifts serisi makaslı platform üretimine başladı.
Bu elektrikli sürüş ve yönlendirme sistemine sahip makineler, santrallerde daha verimli bir çözüm sundu ve hibrit sektör standardı haline geldi.
Makaslı yük platformları, inşaat şantiyelerinde daha yüksek ve yoğun hale gelirken, operatörlerin şarjla çalışan bu yeni sistemleri daha sorunsuz kullanmaları da önemli hale geldi. Hibrit, hem sessiz hem de daha çevreci bir çözüm sundu. Hy-Brid Lifts ve benzeri markalar, tamamen elektrikli sistemleri geliştirerek sektörde yeni bir alternatif haline geldi.
2020’Lİ YILLAR…
ANSI A92.20 STANDARTLARININ ETKİSİ VE PERSONEL YÜKSELTİCİ PLATFORMLARDA YENİLİKLER
2020 yılından itibaren yürürlüğe giren ANSI A92.20 standardı, makaslı platform endüstrisinde birçok değişiklik getirdi. Haziran 2020’den sonra üretilen tüm platformlarda aktif yük izleme sistemleri, daha katı tasarım standartları, daha yüksek korkuluklar ve benzeri yeniliklerin bulunması zorunlu hale geldi. Bu düzenlemeler, çalışan güvenliğini artırmak amacıyla getirilmiş olsa da sektörde başka önemli değişimlere de yol açtı.
Örneğin, yükseltilmiş korkuluk yüksekliği nedeniyle birçok platform artık standart kapı çerçevelerinden geçemediği için, bazı üreticiler bunun çözümü olarak yeni Jib’li (3-5 fit arası hareket kabiliyeti sağlayan) kompakt makineler üretmeye başladı. Ayrıca, platformların kontrol sistemleri de daha hassas hale getirilerek, yük dengesizliği ve benzeri bir durumda operatörleri uyaracak sistemler eklendi. Tüm bu gelişmeler, operatörlerin kabinlere binerken bir yavaşlama yaşamaması ve ekstra çaba sarf etmemesini önledi.
PERSONEL YÜKSELTİCİ PLATFORMLARIN GELECEĞİ HEYECAN VERİCİ
Makaslı platform teknolojisindeki bir sonraki büyük adım, tamamen elektrikli sistemlere geçiştir. Bu dönüşüm, hidrolik sistemlerin tamamen ortadan kalkması anlamına da gelmektedir. Sensörler, telematik sistemler ve yapay zekâ destekli otonom platformlar 2021 yılında piyasaya sürüldü.
Bunun yanı sıra, şeffaf veri akışı ve bağlantılı sistemler (IoT) gibi telematik teknolojiler sayesinde, platformlar artık hem daha verimli hem de daha güvenli şekilde kullanılabiliyor.
Bu gelişmeler, yalnızca verimliliği artırmakla kalmayıp aynı zamanda iş güvenliğini de ileriye taşımaktadır. Yakın gelecekte, operatörlerin fiziksel olarak platformlara binmesine bile gerek kalmadan görevler uzaktan kontrolle yapılabilecek. Bu da sektörde heyecan verici bir devrimi temsil ediyor.